Anlaşmalı Boşanma Sürecinde Mal Paylaşımı ve Velayet Düzenlemeleri

Türk Medeni Kanunu'nun 166. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, en az bir yıl süren evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır ve anlaşmalı boşanma kararı verilebilir. Anlaşmalı boşanma, çekişmeli boşanmaya göre daha hızlı sonuçlanması ve taraflar arasında daha az gerilim yaratması nedeniyle sıklıkla tercih edilmektedir.

Anlaşmalı boşanma protokolü, eşlerin boşanma konusunda anlaştıklarını ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hakkında yaptıkları düzenlemeleri içeren bir belgedir. Bu protokolde özellikle mal paylaşımı ve velayet düzenlemeleri büyük önem taşır.

Mal Paylaşımı: Türk Medeni Kanunu'nda 1 Ocak 2002 tarihinden sonraki evlilikler için geçerli olan yasal mal rejimi, 'edinilmiş mallara katılma rejimi'dir. Bu rejime göre, evlilik süresince edinilen mallar kural olarak eşler arasında eşit olarak paylaşılır. Ancak anlaşmalı boşanma protokolünde eşler, yasal mal rejiminden farklı bir paylaşım da kararlaştırabilirler. Önemli olan nokta, mal paylaşımının detaylı ve açık bir şekilde protokolde belirtilmesidir. Taşınmaz malların devri için tapuda ayrıca işlem yapılması gerektiği unutulmamalıdır.

Velayet Düzenlemeleri: Anlaşmalı boşanma protokolünde, müşterek çocukların velayeti, kişisel ilişki (ziyaret) hakları ve iştirak nafakası konularında detaylı düzenlemeler yapılmalıdır. Velayet düzenlemesinde, çocuğun üstün yararı esas alınmalıdır. Protokolde velayetin hangi ebeveyne verileceği, diğer ebeveynin çocukla ne zaman ve nasıl görüşeceği (hafta sonları, bayramlar, yaz tatilleri vb.) ve aylık olarak ödenecek iştirak nafakası miktarı açıkça belirtilmelidir.

Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre, hâkim anlaşmalı boşanma protokolünü inceleyerek çocuğun üstün yararına aykırı hükümler içermediğinden emin olmalıdır. Ayrıca, iştirak nafakasının yeterli olup olmadığı da değerlendirilmelidir.

Anlaşmalı boşanma protokolünün hazırlanması ve içeriği, tarafların gelecekteki hukuki ilişkilerini belirleyeceği için büyük önem taşır. Bu nedenle, protokolün bir avukat yardımıyla hazırlanması veya en azından bir hukuk uzmanına danışılması önerilmektedir. İyi hazırlanmış bir protokol, boşanma sonrası ortaya çıkabilecek anlaşmazlıkları önleyecek ve tarafların yeni hayatlarına daha sorunsuz bir şekilde başlamalarını sağlayacaktır.